ESNEK BİR DÜŞÜNCE SİSTEMİ İLE BEDENİNİZDEKİ GERİLİMLER AZALIR, KASLARINIZ, EKLEMLERİNİZ, OMURGANIZDAKİ AĞRILAR DA ORTADAN KALKAR

7 Ağustos 2012 Salı

Bir türlü verilemeyen kilolar






Yaz geliyor, geldi derken, 2 buçuk ayı geride kaldı bile.

Bahar aylarında, kıştan kalma kilolarımızın derdine düşmüştük. Türlü diyetler uyguladık. Hatta aç kaldığımız bile olmuştur. Tek sorunumuz haline geldi şu kilolar.
Tabi görsel medya da bu çaresizliğimizden epey bir para kazandı...

İyi de, bu beden bizim.
Nasıl bu kadar çaresiz olabiliyoruz?
Aşırı kilolu olmak her zaman  fazla yemek ve hareketsizlik sonucu değildir. Altında yatan sağlık sorunları da olabilir. Bu yüzden önce mutlaka bir doktora baş vurup bu olasılığı ortadan kaldırmak gerek. 

Herhangi bir sağlık sorununuz yoksa eğer, önce kendinize şu soruyu sorun: "Yemek yemek benim için ne anlam ifade ediyor?"
Bu soruya vereceğiniz samimi, her türlü mazeretten uzak cevap çok önemli...

Doğal olarak yemek yemek, beslenme ihtiyacını karşılamak. demektir. Hepsi bu...
Can sıkıntısı, hüzün, mutluluk, sinir vb. Bunların hiç birisi yemek yemek için bahane değildir. Ama ne yazık ki aşırı yemenin en büyük nedeni bunlar.

Biliyorum söylemesi kolay, yapması zordur. Ama işin özü kendi sorumluluğunuzu ele almaktır.

Eğer pek çok konuda yaptığımız gibi, para karşılığı sorumluluğumuzu tümden başkasına ( bir uzman dahi olsa) devretmek, kaçmaktır...
Pek çok kilolu kişiden, "o diyetisyen hiç iyi değil" gibi sözlere tanık oldum. Diyetisyenler lerini yaparlar. Bir diyetisyene başvurdunuz diye tüm sorumluluğunuzu ona devredemezsiniz ya da öyle sanamazsınız. Beden sizin bedeniniz, sorumluluğu da size aittir.

Gelelim alınan kalorilerin harcanmasına...
Kaç  kere duydunuz, asansör yerine merdivenleri kullanmanın, araba yerine yakın mesafeleri yürümenin fazladan kalori yaktığını. Kasların, geliştikleri zaman, dururken bile fazladan kalori harcadıklarını...
İtiraf edin, bunları ve daha fazlasını çok duydunuz.
Peki, uyguladınız mı?

Demek ki sorun bilgi eksikliği değil, o bilgileri ne kadar kendi mantık süzgecimizden geçirip, kendimize mal ettiğimizdir.
Lütfen elinize kağıt kalem alın ve konuyla ilgili düşüncelerinizi, yaptıklarınızı yapmadıklarınızı yazarak düşünün. 

Başta da söz ettiğim gibi eğer bir sağlık sorununuz yoksa ve gerçekten siz istiyorsanız sağlıklı kilonuza ulaşmanız hiç zor değil.

Bir iki ay sonra havalar soğuyacak ve bedenimiz soğuğa karşı kendisini korumaya başlayacak. Bu da bir miktar yağ depolamaya başlayacak demektir.
O nedenle bu geçiş döneminde sıkı diyetler pek iyi sonuç vermez.
Ama bu, yapabilecek hiç bir şey olmadığı anlamına gelmiyor elbette.

Fazladan hareket ederek başlayabilirsiniz.  
Her gün yapacağınız fazladan basit bir kaç hareket ( bu olduğunuz yerde yürüme dahi olabilir)  işe yarayacaktır.
Ancak, bir gün deli gibi hareket yapıp sonraki günlerde vaz geçmek doğru eğildir. Yaptığınız hareket ya da egzersiz her ne olursa mutlaka her gün ve azar azar arttırarak yapılırsa etkili olur. Nasıl antibiyotik kullanırken belli saatlerde ve belli dozlarda alınıyorsa aynen öyle.



Sonuç olarak, düşünce ve yaklaşımlarımızdaki basit değişikliklerle kilolarımız ( ve daha pek çok sorun) sorun olmaktan çıkar...
Bu bizim elimizde.

Sevgiyle, sağlıcakla...




 

2 Ağustos 2012 Perşembe

Kasları güçlendirmek


Son günlerde, özellikle oturarak çalışan bayanlardan çok sık duyduğum bir yakınma, "baksanıza, bütün gün oturmak zorundayım ve bütün kaslarım nasıl da yumuşadı"


Evet, doğruluk payı var.
Keşke, ilk insan dönemindeki gibi, her işimizi kendi başımıza, yürüyerek, koşarak, uzanarak, kaldırarak vb. yapmak zorunda olsak. O zaman kaslarımız sürekli olarak kapasiteleri oranında çalışmış olurdu.

Çağımızda, medeniyetin bizlere armağanı(!) kas, iskelet ve tüm sistemlerimizde ciddi bir gerileme, yanı sıra mental olarak da sürekli bir hızlı olma hali.


Tıpkı çemberin içindeki hamster ler gibi koşuyoruz, koşuyoruz, adrenalinimiz yükseliyor ama bir yere varamıyoruz. Çünkü koşturup durduğumuz ortam bir çember.

Bu durumda, sadece kas çalışması yaparak bu şikayet ettiğimiz olumsuzluklardan kurtulmak mümkün değildir. Kas çalışmaları elbette belli bir oranda kasları geliştirir ama ardındaki düşünce değişmedikçe sadece geçici bir çalışma olarak kalır. Belli bir sürelik kazandığımız iyilik hali, süre bitiminde yok olur gider.
Aynen p.t leri veya yaz başı başlanan diyetler gibi.

Her ne yapmak istiyorsak veya yapıyorsak, ardındaki düşüncemiz sağlam, doğru ve doğal olmadıkça sürekli bir iyilik kazanmamız mümkün değil.

Egzersiz yapmayı bir türlü yaşamında oturtamayanlar veya başlayıp bir türlü sürekli hale getiremeyenler için bir kaç önerim var.
 Egzersizi, belli bir zaman, para, yer ayırarak yapmak gerekliliğini kafanızdan atarak işe başlayabilirsiniz.

Bedenimizdeki tüm eklem ve kaslarımız sürekli çalışmak üzere programlanmıştır. Atıl kalmaları zayıflamalarına neden olur.
Gün içinde yaptığınız tüm hareketleri bir egzersize dönüştürerek hem, kas ve eklemlerinizin işlerliğini koruyabilir, daha fazla kalori harcayabilir ve tipik " egzersiz yapma" nın iticiliğinden kurtulabilirsiniz.
Daha önceki yazılarımda bununla ilgili örnekler bulabilirsiniz.
Ayrıca bir sonraki yazımda bu örneklere yenilerini ekleyeceğim.

Sevgi ve sağlıcakla...